3 Aralık 2009 Perşembe

Ne Yapsaaammmm

Miskin bir yaz, sıkıntılı bir sonbahar ve gelmek bilmeyen kışla birlikte artık küçük şehir insanları olarak sosyal faaliyetlerimizi düzenler olduk. Yani dağdan kırdan bayırdan daha kapalı mekânlara girmeye ve yalnız başına sahile inip kitap okumalardan grup olarak sinema ve ev ziyareti organizasyonları yapmaya başladık.

Bende dahil olmak üzere bir gurup arkadaşım kışı geçirmek ve soğuk kışın yarattığı anlamsız vakti lehlerine çevirmek için değişik faaliyetlere bakınmaya başladılar.

Artık bende de bu tarz bir bakınma başladı açıkçası. Bugün birkaç kişiyle konuştum neler yapıyorlar diye. Kimisi yogaya gidiyormuş, kimisi yeni bir dil kursuna başlamış.

Ya ne bileyim ben biraz daha değişik bir şeyler arıyorum aslında.

Yeni bir dili öğrenme gayretine tahammül edebileceğimi sanmıyorum. Evet İsviçre’deyken insanların o sevimli aksanları ile konuştukları Fransızca ve İtalyanca pek sempatik gelmişti ama kendimi haftada 3 gün, iş çıkışı bir sınıfa kapanıp “bonjuuuuur” derken düşünemiyorum.

Spor salonu tarzı yerlerde kesinlikle bana göre değil. Kendimi biliyorum en fazla 2 kere gider bırakırım.

Daha bir farklı bir şey olmalı. Ne bileyim kıpır kıpır olmalı. Enerji vermeli bana. Gitmek için can atmalıyım ve gittiğimde çok eğlenmeliyim. Enerji harcayabilirim ya da oturabilirim. Sadece keyifli, komik, rahatlatıcı bir şey olsun; üstümdeki negatif enerjiyi alsın istiyorum.

Var mı bildiğiniz böyle bir şey?

Ne yapsam yaaaaa…

Hadi düşünün, fikir bekliyorum.

Bilgen,ahhbiredahhburdaolsandatangoyagitsek

Hiç yorum yok: