16 Ekim 2008 Perşembe

Üçüncü Tür

Bir gurup dertli erkek dostumuz, araba fuarı ile ilgili yazıma cevaben, kadın milletinin de saatlerce alışverişe zaman harcadıklarını ama bunca harcadıkları zamana karşı sadece 1 etek alarak günü sonlandırdıklarını yazmışlar. Madem almıcaklar, neden onlarda zaman geçiriyor demişler.

Benim hatun kısmısı adına cevap vermem pek uygun değil, çünkü ben sanırım üçüncü bir tür olarak onlar tarafından da dışlandım.

Eğer yanımda annem veya annem türünde nefes aldığı zamanın %50 sini alışverişte geçiren biri yoksa, yaptığım alışveriş en fazla yarım saat sürer. Hele kıyafet alışverişlerim daha kısadır. Zaten bildiğim bir mağaza vardır. Hep ona giderim. Kafamda alacağım şey vardır. Mesela siyah pantolon. Değişik birkaç siyah pantolonun bedenime uygun olanını alırım, denerim. Şansım varsa ve hepsi olduysa ve bir de param varsa hepsini alırım. Param yoksa kafama en yatanı alırım. Ama eğer hiçbiri olmuyorsa asla başka şey almam. Örneğin siyah pantolon yerine kahverengi pantolon veya görmüşken alayım bari deyip bir başka ürün. Alacağımı da alınca vitrin bakmam, dolaşmam, vakit harcamam. Çünkü alışveriş bana göre tam anlamıyla vakit kaybıdır. O yüzden de almayacaksam, bakmam.

İşte bu yüzden üzgünüm. Ne hatun kısmısını anlayabiliyorum ne erkek kısmısını…

Bilgen,üçüncütür

Hiç yorum yok: