10 Aralık 2013 Salı

HER ŞEY OLDUĞU HALİYLE MÜKEMMEL

Biraz önce yağan karı seyretmek için mutfak camının önüne gittim.
Kar durmuş.
Dikkatimi karşı apartmanın sakinleri çekti.
Mesela şu ikinci katta oturanlar, her gece yatarken aspiratörün ışığını açık bırakıyorlar. Mutfak loş, sarı bir ışıkla doluyor. Anlayamadığım bir huzur veriyor o mutfağı seyretmek bana.
Onların 2 üstünde sağ tarafta oturanların ise kalın, kırmızı perdeleri var ve ışık açık olduğunda, dışarıya kırmızı bir renk veriyor, bu da güldürüyor beni.
Sanırım onun bir üstünde öğrenciler var, çünkü perdeler hep yamuk yumuk, yarı açık, bir kısmı kornişten çıkık. O camı gördüğümde sohbetler geliyor aklıma öğrenciyken yaptığım; Türkiye’yi, ekonomiyi, insanları nasıl kurtardığımız.
Bak öğrencilerin çaprazındakiler ise gece kaçta kalkarsam kalkayım hep salon ışıkları açık, uyumuyorlar mıdır nedir? Ama uykusuz geçen gecelerimde onların ışığını görmek bana güven veriyor.
En alttaki dairelerin camlarında ferforjeler var ve bu bana dünyada bir yerlerde kötülükler yaşandığını hatırlatıyor.
Kimi perdeler katlamalı, kimi camdan cama, kimi kalın, kimi mor.
Ama hepsi tam ve olması gerektiği gibi. Her biri içimdeki bir duygunun yansıması, her biri bana ait ve her biri aslında benim için oradalar.
Her biri bana aslında birbirlerinden ne kadar farklı olduklarını anlatıyor. Tüm farklılıklara ise ne kadar çok ihtiyacım olduğunu fark ediyorum. Aynı yaşadığımız hayat gibi. Herkes, her olay ve hatta yaşanan aynı olayın bile birkaç insandan dinlenişi bile farklı. Ama tüm bu farklılıklar zaten dünyayı dünya yapıyor ve onu muhteşem kılıyor.
Bir kez daha fark ediyorum ki, her şey tam olması gerektiği gibi ve olduğu haliyle mükemmel.
Yaşadığım her şey için bir kez daha şükrediyorum.

Bilgen,uyuartık

Hiç yorum yok: