12 Aralık 2008 Cuma

YAZIK OLDU

Yıllar önce Deniz Feneri gönüllüsü olmuştum.

Arife günü beni bir bey aradı ve bayramın üçüncü günü Deniz Feneri için kurban bağışlarını dağıtmaya yardım eder misiniz dedi.

Biliyorsunuz bana rahat batar, Murat’a da battı ve olur dedik.

Bayramın üçüncü günü, sabah dokuz itibari ile Murat adamlarla buluştu ve dağıtılmak üzere 28 adet 3 kg lık kurban bağışlarını aldı. Etlerle beraber dağıtılacak kişilerin adı ve adresleri de verildi.

Murat ile ancak öğlen buluştum ben. Buluştuğumuzda Murat’ta iyilik yapmanın verdiği mutluluk ile gördüğü manzaralar karşısında içine çöken hüzün karışımı bir yüz ifadesi vardı.

Akşam sekize kadar etleri dağıttık.

Dağıtılan her ette biraz daha içimiz dağlandı. Biz bu şehirde yaşıyoruz, eh elimizden geldiğince etrafımızı da kolluyoruz, ama ne bu insanları biliyoruz ne de yoksulluklarını görüyoruz. Adamlar nasıl bulmuşlar bu insanları? Murat’ın tabiri ile resmen nokta atışı yapılmış.

Her ev, “neden yardımlar kesildi?” diye sordu.

Her bu soru karşısında içim acıdı. Böyle güzel bir amaçla kurulmuş ve bu kadar güzel çalışan bir derneğe bu yapılmamalıydı. Bu kadar iyi niyet ve bu kadar güzel duygular bir arada iken kirletilmemeliydi.

Benim söylememe gerek yok ama Allah yiyene cennet yüzü göstermesin. Onlar da öbür tarafta bu insanların beklediği gibi bir bardak su beklesinler.

Bilgen,çokkızgınım

Not: Normalde beddua etmem, ama düşünün ne kadar sinirlenmişim.

Hiç yorum yok: