- Çok
iyi bir hocaymış, birlikte gidelim istersen, dedi.
- Süpeer
olur, dedim. Neye bakıyor?
- Valla
ne derdin varsa söylüyorsun, bakıyor işte. İşte mi sıkıntı, aşkta mı, sağlık
mı? Neyse söyle bakıyor
Ah nasıl da
severim falcıları, medyumları, hocaları. Özellikle kafam karışıksa, işin
içinden çıkamıyorsam, ne seçeceğimi bilmiyorsam, kavuşamıyorsam,
ayrılamıyorsam, korkuyorsam, huzursuzsam, geleceğin ne getireceği beni
endişelendiriyorsa, daha iyisini istiyorsam ama elimdekini de kaybetmekten
korkuyorsam işte bu noktada birinin çıkıp “herşey çok güzel olacak” demesi
beni, hani kumsalda terliğini çıkarırsın denize girmek için ve sıcak kuma
basarsın. Birkaç adım sonra ayaklarının altı fena yanar. Bir ayağını
kaldırırsın öbürü yanar, onu kaldırırsın öbürü yanar. Bir yandan yavru ceylan
gibi sektirerek denize doğru gidersin, bir yandan terliği şezlongun orda çıkardığına
küfredersin, bir yandan canının acısı artar. En nihayetinde ilk dalgaya
ulaşırsın ve teninden çıkan “tısss” sesini duyarsın. Kalbinin atışı yavaşlar, vücudun
gevşer. İşte beni aynı böyle rahatlatıyor onların “herşey güzel olacak” demesi.
Eve gittim.
Düşündüm
Düşündüm
Düşündüm
Adamın
karşısına geçip ne diyeceğim???
- Derdin
ne evladım? Diyecek
- Valla
aklıma bir dert gelmiyor, ortaya karışık bakamıyor musunuz? mu diyeceğim.
Olur mu canım dedim kendi
kendime, dertsiz, endişesiz, sıkıntısız insan mı olur!!!!
Sonra fark ettim ki, ben ne
zamandır falcıya da gitmiyorum. Arkadaşlar, çevir fincanı bakalım dediklerinde
baktırıyorum. Onda da hep aynı şeyler “herşey çok güzel”.
Bütün dertciklerimin çaresi
bende. Bütün yol ayrımlarının gideceği yol benim. Bütün endişeler zihnimin
senaryosu. Tüm korkular öğrendiğim bilgiler. Tüm sevgililer dolu içim çünkü ben
zaten sevgiyim. Geçmiş yaşandı ve bitti. Gelecek zaten güzelliklerle dolu. An ise
mükemmel.
Ahhh nefes ahhh, bir insan bu
kadar dinginleştirilir mi? Ne diyeceğim şimdi ben hocaya???
Bilgen,aşk